AVCILAR’da Küçükçekmece Gölü havzasında bulunan Bathonea Antik Kenti kazılarında, MS 600’lü yıllarda çıkan büyük bir yangının karbon tabakası izleri ortaya çıkarıldı. Bu izlerin o dönemdeki depremden sonra ortaya çıkmış olabileceği düşünülerek çalışmalar yoğunlaştırıldı.
İngiliz Bağımsız Gazetesi Journal of the American Archaeological Institute tarafından 2009 yılında kazı alanının ‘Dünyanın En Önemli 10 Arkeolojik Keşfi Listesi’ne dahil edilen Bathonea Antik Liman kentinde yapılan kazılarda büyük bir karbon tabakasına rastlandı. ve Miras Anahtarı. Kültür ve Turizm Bakanlığı ile Kocaeli Üniversitesi’nin İstanbul Avcılar’da Küçükçekmece Gölü kıyısında yürüttüğü kazılarda karbon tabakası bilim insanları tarafından incelendi.
600’LÜ YILLARDA DEPREMLER
Kocaeli Üniversitesi’nden Prof. Dr. Şengül Aydıngün başkanlığında yapılan kazılarda bulunan tabakada çok sayıda sikke de bulundu. Kocaeli Üniversitesi Yer Fiziği Bölüm Başkanı Prof. Dr. Şerif Barış, karbon tabakasını yerinde incelerken, Prof.Dr. Aydıngün’den bilgi aldı. Profesör Doktor. Barış, karbon tabakası hakkında bilgi verirken, 1900’lü yıllardan önceki depremlerin sismolojide “Tarihi Depremler” olarak tanımlandığını, 1500’lü yıllardan önce ise pek şiddetli olmadıklarını söyledi. Profesör Doktor. Barış, ‘Katalog’ olarak adlandırılan deprem listesi incelendiğinde, İstanbul’da hasara yol açan, çok fazla konuşulmayan 611, 601 ve 677 olmak üzere üç depremin bulunduğunu belirtti. Deprem uzmanı Prof.Dr. Şerif Barış, Avcılar’daki Bathonea Antik Liman Yerleşimi kazılarında ortaya çıkan karbon tabakasını değerlendirdi.
KARBON TABAKASI VE DEPREMLER
Barış, “Burada görülen hasar dağılımı ve hasar şiddetiyle ortaya çıkan yangın, muhtemelen bu depremin çarpması sonucu meydana geldi. Bunun için detaylı araştırma yapılması gerekiyor. Arkeologların bulduğu sikkeler ve diğer buluntular fikir verebilir” dedi. Bize depremin tarihçesi hakkında değerli bulgular var. Bunun için detaylı inceleme ve araştırma yapılması gerekiyor. Mesela 557 yılındaki depremde buranın biraz ilerisinde hasar tespit ettik. Onun için bunu tarihlendiriyoruz ve ‘Evet bu’ diyoruz. kesinlikle bir depremden kaynaklanmıştır.’ Bu şu açıdan önemli; bahsettiğim 7. yüzyıldaki depremler çok bilinen depremler değil.” Eğer bu gerçekten bir deprem sonucu meydana geldiyse bu bizim ve İstanbul’un deprem riski açısından önemli bir bulgu olacaktır. “dedi.
Yıllardır bölgede kazı alanı sorumlusu olarak görev yapan Arkeolog Ayberk Enez, “Yaklaşık 2 aydır yürüttüğümüz arkeolojik çalışmalarda MS 610 ve 640 yıllarına ait çok sayıda sikke bulduk.”
